9 Temmuz 2008 Çarşamba

Gelişim İçin İlk Şart: Açıklık ve Farkındalık

İş dünyasında teknik bilgi olmadan başarılı olmak olanaksız. Yaptığınız işi iyi yapabilmek ve bu mesleğinizde kabul görebilmek için yeterli teknik bilgiye sahip olmanız gerekli. İstenilen bölüm mezuniyetleri, tercih edilen okullar, geçmiş iş deneyimleri ve stajlar, yer alınan projeler hep bu nedenle göz önünde. İş görüşmelerinde konu edilen, “son zamanlarda hangi kitapları okudunuz” sorusu da çoğu kez bu teknik bilgiyle ilgili.

Ancak başarılı bir kariyer için, dahası başarılı bir çalışan olabilmek için, teknik bilgi kadar önemli bir konu daha var: Kendini geliştirme isteği ve bu konuda gösterilen açıklık.

Son zamanlarda insan kaynakları profesyonellerinin ve yöneticilerin adaylarda aradıkları potansiyel de bu yönde. Kişi kendisini geliştirmek için istekli mi? Bulunduğu noktanın farkında mı, kendisiyle ilgili iyi gelişime açık noktalar konusunda ne kadar bilgi sahibi. Yapılandırılan iş görüşmelerinin bir kısmı işte bu nokta üzerinde duruyor. Çünkü kişiyi teknik bilgiyle donatmak, içinde bulunduğumuz bilgi çağında çok da zor değil. Şirketlerin modüller halinde hazırladıkları eğitimler, mesleki koçluk süreçleri hep bu amaca hizmet eden başarılı uygulamalar. Ancak kişideki açıklığı yakalamak ve üstüne davranış değişikliğini koymak çok zor.

Elbette başvuru sürecinde geçip, iş görüşme masasına oturanlar da bunun farkında. Dolayısıyla istenilen cevapları ezberleyerek çıkıyorlar er meydanına. Örneğin özgeçmişinde tarihsel boşluklar olan adaylar için bu dönemi dinlenme ve kendimi geliştirme ile geçirdim demeyeni döverler bu devirde!

Ancak gerçek böyle mi? Gün içerisindeki rutin işler dağ gibi yığılmışken, zaman baskısı had safhada iken, kökleşmiş ilişkiler arasında, işlemeyen sistemlerde, BEN diliyle sabitlenmiş cümlelerde ne kadar kendimizi tartıyoruz? Gerçekten kendimizi geliştirmek adına çaba sarfediyor muyuz, yoksa sadece yöneticimize ya da bizi işe alma şansı olan kişiye ‘şirin’ gözükmek için mi böyle davranıyoruz…

Daha da başarılı olabilmek, bulunduğu noktanın ötesine geçebilmek için önce dinleyin. Sadece insanların sözlerini değil davranışlarına da bakın. Bakalım size neler söylüyorlar. Sizinle iletişimde epeyce ipucu yakalayacağınızı fark edeceksiniz. Çalışma arkadaşlarınız ya da yöneticiniz sizin gelişiminiz için satır aralarında mesajlar verirler, onlara dikkatle bakın. Hatta çalışmalarınızla ilgili geri bildirimde bulunmalarını isteyin.

‘Ahmet Bey bu işi daha kaliteli yapabilmem için sizin önerileriniz bana yol gösterici olacaktır’ cümlesinin yöneticinizi ya da çalışma arkadaşınızı ne kadar memnun edeceğini hiç düşündünüz mü?

Tarafınıza iletilen görüşlere saygıyla yaklaşın ve onları değerlendirmeye çalışın. Emin olun yarattığınız fark hemen belli olacaktır. Bu değişiklikleri başkası için değil, sadece kendiniz için yapmanız gerektiğini düşünürseniz yol almanız kolaylaşacaktır.

Zor olan bu değişiklikleri yapmadan önce söz konusu açıklığı göstermek, kendisiyle ilgili farkındalığı yakalamış olmaktır. Bu iradeyi gösterenler kendilerine yapacakları gerçek yatırımları planlama şansına da sahip olacaklardır.

Hiç yorum yok: